Çocuklar gelişimsel olarak beklenen zamanda konuşmaya başlamadığı zaman nedeni araştırılmalıdır. Çocukların konuşmaya başlaması iletişimi sağladığı için önemlidir. Çünkü iletişim öğrenmeyi, ilişki kurmayı, duyguları ifade etmeyi kısaca gelişimi gösterir.
Çocukların konuşmaya başlamaları, çocuktan çocuğa bir iki ay fark gösrterse de belli bir düzen izler. Ortalama olarak 6 ay civarında çocuklar bazı heceleri çıkarmaya başlarlar. Çocukların, bir yaş gibi anne, baba gibi kelimeleri, 18 aydan sonra da kısa cümleler kurmaları beklenir. Üç yaşlarında konuşmanın tamamlanması ise beklenen gelişimdir. Eğer çocuk bu gelişim dönemlerinin çok gerisindeyse o zaman konuşur diye beklemeden araştırma zamanı gelmiş demektir.
Çocuklarda dil ve konuşma gecikmelerinin nedenleri neler olabilir?
- Öncelikle konuşabilmek için ağız, damak,dudak ve diş yapısının normal olması gerekir. Doğumsal ya da sonradan olan bu yapısal bozukluklar konuşmayı geciktirebilir.
- Konuşmanın gecikmesi başka fiziksel sorunlarla ilişkili olabilir. Konuşmayı etkileyen sinir sistemindeki sorunlar, işitme kaybı ve hatta görme kaybı da belli oranda konuşma sorununa yol açabilir.
- Yaşıtlardan geride olan zeka gelişimi konuşma gecikmesi yaratabilir.
- En önemli nedenlerden bir de nörogelişimsel bozuklardır. Otistik bozukluk ve diğer nörogelişimsel bozukluklarda konuşma gecikmesi tek bulgu değildir. Diğer bulgularla birlikte değerlendirilerek tanı konulmalıdır. Ama konuşmada gecikmenin erken tanı için önemli bir bulgu olabileceği ve erken tanının da tedavi için çok önemli olduğu unutulmamalıdır.
- Konuşma konuşarak öğrenilir. Konuşmayı öğrenmek için uyaran gerekir. Konuşma geciklmesinin önemli nedenlerinden biri uyarak eksikliği olabilir. Çocuğun kendi kendine bırakılması, insanlarla birebir ilişkisini olmaması, yani saatlerce TV karşısında ya tablet karşısında kalma çocukların konuşmasını geciktirir. Sosyal iletişime gereğiniz yoksa, sizinle ilişki kuran,yanıt bekleyen yoksa konuşma öğrenilemez.
Genel olarak geç konuşmaya neden olacağına inanılan ve bu nedenle geç konuşmanın bulgu kabul edilmeyerek, sorunun anlaşılmasını geciktiren bazı etkenler vardır. Bunlardan biri çocuğun ebeveynlerinden birinin geç konuştuğu, dolayısıyla önemli olmadığı, dieri ise erkek çocuklarının geç konuşacağı inancıdır. Oysa erkek çocuklar biraz daha geç konuşsalar bile beklenen gelişim dönemi içinde konuşmaya başlarlar. Ailesel geçiş ise önemsenecek kadar çok değildir. Bazen olabilir olsalar da bu söylenenlerin hiçbiri konuşma gecikmesine neden olan ve tedavi edilebilen diğer sorunları göz ardı ederek beklemeyi gerektirecek kadar anlamlı değildir.
Sonuç olarak konuşma da gecikme önemli bir gelişimsel gecikmedir ve nedenleri aranmalıdır. Çocuğun konuşmasını engelleyen anatomik ya da gelişimsel bir sorunu yoksa ona konuşmayı öğretmek ebeveynlerin görevidir. Sorun olmadığı durumlarda, düzgün ve zamanında konuşabilen bir çocuğa sahip olmanın anahtarı onunla bol bol konuşmak, nesnelerin adlarını tekrarlamak, işaret dili ile anlaşmak yerine onu konuşması için teşvik etmek ve bu görevleri kendilerinin yerine yapacağını düşündükleri TV, tablet, Çizgi film gibi konuşmayı engelleyen şeylerden çocuğu uzak tutmaktır.