…………..yapma aylar geçer güneş doğarken
ve güneş doğarken hiç umut yok mu?
umut umut umut,
…………………umut insanda.
Nazım Hikmet
Yeni yılın ilk günlerini yaşıyoruz. Geçen yılı hesaplaşarak ayrıldık. Yeni yıla girerken kimimiz hediyeler aldık, kimimiz hediyeler verdik. Ama hepimiz bu yıl için yeni umutlar edindik. Umut bizim dilimizde gerçekleşmesi çok da mümkün olmayan dilekler gibi algılandığından, umutlarımızın adına plan dedik; hedef dedik. Oysa hepsi umutlarımızdan oluşuyordu ve umut şairin dediği gibi bizdeydi. İnsanlar umut etmeden, hayalini kurmadan ne plan yapabilir ne de hedef koyabilir. Umut, hedeflere ulaşmanın en güçlü etkeni ve sürecidir. Araştırmalar umudu olan insanların daha mutlu olduğunu ve zorluklarla daha iyi baş edebildiklerini gösteriyor. Umut sadece kötü durumlarda ortaya çıkan ve çok da gerçekçi olmayan bir beklenti değildir. Kaldı ki böyle durumlarda bir umut, iyileştirici bir etkiye sahiptir. İster çok zor durumda olan, hasta olan, her şeyini kaybetmiş bir birey olun, ister ekonomisi yıkılmış, kapısından sorunlar taşmış bir ülke. Böyle durumlarda umut, açılan kapıdan giren ışığı görebilmektir. O ışık olmadan zaten yapabileceklerinizi ve geleceğe ilişkin iyi şeyleri görmeniz mümkün olmayacaktır.
Umut olmadığı zaman baskın olan duygularımız korku, mutsuzluk ve hayal kırıklığıdır. Onların çözümü ise umudun size vereceği motivasyon ile başlayacağınız ve başaracağınız şeylerdir. Nörobilim, umut ile beynimizdeki dopamin reseptörlerinin ilişkisi olduğunu söylüyor. Sonrasında başlayan aktivite ise bizimle ilgili. Umut ettiğimiz şeylerin olması için neler yapabileceğimiz de ve umudun bize açtığı süreci nasıl değerlendireceğimiz de. Belki de bizim umudu biraz hayal, biraz gerçekleşmeyecek istek, biraz sadece kötü durumlarda gerekli gibi algılamamız, sonrasında kendi yapmamız gerekenleri unutturuyor. Her şey umut edilebilir mi? Bu sorunun yanıtı evettir. “Ama her umut gerçekleşir mi?” sorusunun yanıtı sizin ne yaptığınız ve istediğinizle ilişkilidir. Umutlarımızı başkalarının gerçekleştirmesini beklediğimizde, umudu umutsuzluk takip edebilir.
Umudumuz çocuklar mı?
Umutlarımızı kendimize bağlamak zor geldiğinden midir bilinmez, hep çocuklara umut bağlama eğilimindeyiz. Onlar okuyacak, onlar büyük adam olacak, onlar para kazanacak sık tekrarlanan umutlar olarak belirir. Çocuklar için bir şeyler umut etmekle, kendi umutlarımızı gerçekleştirmelerini istemek arasında büyük fark vardır. Gerçekleşebilen umutlar genellikle çalışırsak yapabileceğimiz şeylerdir. Hiçbir şey yapmadan ya da yapabileceğimizin çok üstünde şeyler beklemek hayal kırıklığı yaratır. Çocuklarımız için umduklarımız onların umutları, kapasiteleri, olanakları ile belirlenmelidir. Yoksa her yerine gelmeyen umut, yerini büyük umutsuzluklara bırakır. Bir çocuğu en çok yaralayacak şeylerden biri, anne ve babasını hayal kırıklığına uğratmaktır. Unutmayın ki onların da umutları olmalı. Ayrıca sizin umutlarınızı onlara bağlamanız kadar, onların da umutlarını size bağlaması hedeflere ulaşmayı olanaksızlaştırır.
Yeni yıl başladı. Hepimizin umutları var. Yoksa hemen onlara sahip çıkmalı ve hatırlamalıyız. Şimdi küçük umutlarla hedefler koyun. Ulaşmak için motivasyonu umuttan alın; ama yolları siz belirleyin. O yolları geçmek için gerekli becerileri, bilgileri edinmeye, edindirmeye çalışın. Gerçekleşen her umut bir hedeftir ve yeni umutları, yeni hedefleri getirir. Yol uzun, yıl uzun; zaman zaman umutlar azalabilir. Ama kaybolmasına izin vermeyin. Yerine yenilerini koyun, beyninizi umutla besleyin; geleceğinizi, beklentilerinizi umutlarınızın peşinden ısrarlı ve planlı giderek alın.